Buscar
Estás en modo de exploración. debe iniciar sesión para usar MEMORY

   Inicia sesión para empezar

level: 22nd Oct- Story

Questions and Answers List

level questions: 22nd Oct- Story

QuestionAnswer
It is Saturday afternoon.Cumartesi öğleden sonra.
Martin and his sister Pam are in Cambridge for the day.Martin ve kız kardeşi Pam gün boyunca Cambridge'de.
They are looking at the old beautiful buildings of this University City.Bu üniversite şehrinin eski güzel binalarına bakıyorlar.
Pam has a camera with her.Pam'in yanında bir kamerası var.
She likes taking photosFotoğraf çekmeyi seviyor
Sometimes the photos are goodBazen fotoğraflar iyi
But sometimes they are not very good.Ama bazen çok iyi değiller.
Martin laughs at them.Martin onlara güler.
It is five o’clock.Saat beş.
Pam and Martin are going home now.Pam ve Martin şimdi eve gidiyorlar.
They are tired after their long day.Uzun günlerinden sonra yorgunlar.
They are in the garden near the bus station.Otobüs istasyonun yakınındaki bahçedeler.
“Let’s have a last photo of you. “ says Pam."Haydi son bir fotoğrafını çekelim" diyor Pam
“Oh no, not again” says Martin.“Ah hayır, bir daha değil” diyor Martin.
“Come on”"Hadi"
It’s the last one.Bu sonuncusu.
I want to finish the film in my camera.Kameramdaki filmi bitirmek istiyorum.
“All right,”"Tamam,"
He stands in front of the flowers.O çiçeklerin önünde duruyor.
“Look at me,”"Bana bak,"
She takes a photo.Bir fotoğraf çekiyor.
A man with a big rucksack on his back walks between Pam and Martin.Sırtında büyük bir sırt çantası olan adam, Pam ile Martin'in arasında yürüyor.
I have a picture of that man, not of you”O adamın resmini çektim, seninkini değil!
I don't want to disturb you.Seni rahatsız etmek istemiyorum.
the Solar SystemGüneş Sistemi
sixty sevenaltmış yedi
I saw something.Bir şey gördüm.
I saw somebody.Birini gördüm.
nowadaysşu günlerde, bugünlerde
My husband works also on Sunday.Kocam da Pazar günü çalışıyor.
We are going to go to the stationery.Kırtasiyeye gideceğiz.
I am going to buy eraser.Silgi alacağım.
My kids watch cartoons on TV.Çocuklarım televizyonda çizgi film izler.
I watch something about meal recipes.Yemek tarifleri hakkında bir şeyler izlerim.