Buscar
Estás en modo de exploración. debe iniciar sesión para usar MEMORY

   Inicia sesión para empezar

Selman's English Academic Vocabulary


🇬🇧  »  🇹🇷
Learn Turco From Inglés
Creado:
Selman's English Academic Vocabulary


Public


2 / 5  (1 calificaciones)



» To start learning, click login

1 / 25

🇬🇧


to have an exam
🇹🇷


sınava girmek

Practique preguntas conocidas

Manténgase al día con sus preguntas pendientes

Completa 5 preguntas para habilitar la práctica

Exámenes

Examen: pon a prueba tus habilidades

Pon a prueba tus habilidades en el modo de examen

Aprenda nuevas preguntas

Popular en este curso

elección múltipleModo de elección múltiple

Modos dinámicos

InteligenteMezcla inteligente de todos los modos
PersonalizadoUtilice la configuración para ponderar los modos dinámicos

Modo manual [beta]

Seleccione sus propios tipos de preguntas y respuestas
Otros modos disponibles

Aprende con fichas
Escuchar y deletrearOrtografía: escribe lo que escuchas
Expresión oralPractica tu habilidad de expresión oral
Expresión oral y comprensión auditivaPractica la pronunciación
EscrituraModo de solo escritura

Selman's English Academic Vocabulary - Marcador

0 usuarios han completado este curso. ¡sé el primero!

Ningún usuario ha jugado este curso todavía, sé el primero


Selman's English Academic Vocabulary - Detalles

Niveles:

Preguntas:

4686 preguntas
🇬🇧🇹🇷
To have an exam
Sınava girmek
To practice reading
Okuma pratiği yapmak
Welcome
Hoşgeldiniz
Sample question
Örnek soru
Keep going!
Devam et!
Entrepreneur
Girişimci
Subsequently
Sonradan, akabinde,
Ali became a doctor.
Ali doktor oldu. - haline gelmek
One of the wealthiest men
En zengin adamlardan biri
I have dedicated myself to art.
Kendimi sanata adadım.
Low-income communities
Düşük gelirli topluluklar
My investor invested a lot of money.
Yatırımcım çok para yatırdı.
Mr. Gates announced that ...
Bay Gates açıkladı ki...
Ali will step down from chairman.
Ali başkanlıktan istifa edecek.
Charity - charitable
Sadaka - hayırsever
Despite her father
Babasına rağmen
Ali conducts scientific research.
Ali bilimsel araştırmalar yapar.
Universities located in Central Anatolia
İç Anadolu'da bulunan üniversiteler
Veli carries out research.
Veli araştırma yapıyor.
Enough funds
Yeterli fon
Ali who was graduated from Ankara University
Ankara Üniversitesi'nden mezun olan Ali
The most promising start-ups
En umut verici start-up'lar
Coffee is brewed
Kahve demlendi (damıtmak)
Dating back
Tarihlenen
Throughout the day
Gün boyunca
Social fabric
Sosyal doku
Overall,
Genel anlamda, genel olarak
A major source of income
Ana gelir kaynağı
Beverage
Meşrubat
A strong emphasis
Güçlü bir vurgu
As well as
Nın yanısıra
The social aspect of sharing
Paylaşımın sosyal yönü
Essential
Zaruri
A more just and equitable world
Daha adil ve eşit bir dünya
Dignity and respect
Şeref (onur) ve saygı
On a global scale
Küresel ölçekte
(to) advocate for human rights
Insan haklarını savunmak
Crucial
Hayati öneme sahiptir
(to) promote human rights
Insan haklarını savunmak, reklamını yapmak
Injustice
Haksızlık
To violate human rights
Insan haklarını ihlal etmek
Free from discrimination
Ayrımcılıktan azade, ayrımcılıktan uzak
(to) take action
Harekete geçmek
Inherent to
Içkin olan
Regardless of
Gözetilmeksizin, bakılmaksızın
Study skills
Çalışma becerileri
Small tips
Küçük İpuçları
Many researches
Birçok araştırma
Many studies about language learning
Dil öğrenimi hakkında birçok çalışma
Things that good language learners do
İyi dil öğrenenlerin yaptığı şeyler
Things that good language learners don't do
Iyi dil öğrenenlerin yapmadığı şeyler
The most useful suggestions
En faydalı tavsiyeler
I am not afraid of making mistakes.
Hata yapmaktan korkmuyorum.
People often get things wrong
İnsanlar genellikle işleri yanlış anlar
You need to notice your mistakes
Hatalarınızı fark etmelisin
He learns from his mistakes
Hatalarından öğrenir
We use our body language to express ourselves better.
Kendimizi daha iyi ifade etmek için beden dilimizi kullanıyoruz.
I remembered them
Onları hatırladım
Leyla often goes to park for walking.
Leyla sık sık yürümek için park etmeye gider.
I use my dictionary to check the meaning of words.
Sözlüğümü kelimelerin anlamını kontrol etmek için kullanıyorum.
I also make my own vocabulary list.
Ayrıca kendi kelime listemi de yapıyorum.
Outside the garden
Bahçenin dışında
When you are at home, don't forget to study word sets.
Evdeyken, kelime setlerini incelemeyi unutmayın.
Extra practice is always helpful.
Ekstra çalışma her zaman faydalıdır.
Self-study
Bireysel çalışma
I can imagine how you felt
Nasıl hissettiğini hayal edebiliyorum
You need to enjoy process.
Sürecin tadını çıkarmanız gerekiyor.
I hope you have fun
Umarım eğleniyorsundur
I saw him yesterday
Onu dün gördüm
It is never too late to enjoy life.
Hayattan zevk almak için asla geç değildir.
It is never too late for enjoying life.
Hayatın tadını çıkarmak için asla çok geç değildir.
He sometimes go to work by bus
Bazen otobüsle işe gider
Ahmet usually gets up late at the weekends
Ahmet genellikle hafta sonları geç kalkar
They seldom share their belongings
Nadiren eşyalarını paylaşırlar
Murat rarely does the exercise
Murat nadiren egzersiz yapar
Boncuk is a female cat.
Boncuk dişi bir kedidir.
Mouse - mice
Fare - fareler
She doesn't want to harm mice.
Farelere zarar vermek istemiyor.
Boncuk stole some cheese.
Boncuk biraz peynir çaldı.
I will speak English.
İngilizce konuşacağım.
I should speak English.
İngilizce konuşmalıyım.
I should walk.
Yürümeliyim.
I will walk.
Yürüyeceğim.
I will go to school.
Okula gideceğim.
I should go to school.
Okula gitmeliyim.
I will watch a movie.
Film izleyeceğim.
I will help my mother.
Anneme yardım edeceğim.
I should buy a new computer.
Yeni bir bilgisayar almalıyım.
I should read many books.
Birçok kitap okumalıyım.
I was a student.
Ben öğrenciydim.
I was a child.
Ben bir çocuktum.
They were rich.
Zengindiler.
They were our friends.
Onlar bizim arkadaşlarımızdı.
I was busy.
Meşguldüm.
I was sleepy.
Uykuluydum.
We were in İstanbul.
İstanbul'daydık.